X-Men’in en son sinema filmi, Mayıs 2014’te vizyona girecek.
Orijinal ismi “Days of Future Past” olan yapım, Türkçe’ye ‘Geçmiş Günler
Gelecek’ ismiyle çevriliyor.
X-Men Çizgi Roman Okuma Listesi başlıklı yazımı gördüyseniz,
şu an çılgınca bir merakla X-Men’in 1960’larda ilk kez yayınlanan çizgi
romanlarına en baştan başladığımı biliyorsunuzdur. Çizimler çok kalitesiz olsa
da hem karakterler arasındaki diyologlar hem de kurgu tuhaf bir şekilde hoşuma
gitti. Hikayelerin biraz çocuksu, biraz toy, ama tatlı bir havası var.
İşte yine geçtiğimiz günlerde büyük bir merakla X-Men okuyorum.
Duvarların içinden geçebilen 13 buçuk yaşındaki Kitty Pride, Sprite ismiyle
X-Men takımına yeni katılmıştır. 141’inci sayısını açtım ve ne göreyim: sayının
başlığı Days of Future Past!
Yakalanan ve öldürülen takım üyeleri |
#141 birinci sayfa |
Filmi çekilen hikayenin orijinali bu herhalde dedim ve önce
bir ön araştırma yapıp okumaya başladım. 141 ve 142’inci sayılardan oluşan kısa
bir hikaye ve X-Men’in şimdiye kadar en çok sevilen 25 hikayesinden biri kabul
ediliyor. Gerekli Şeyler Yayıncılık'tan çıkan X-Men Klasik serisinin 3'üncü sayısında başkalarıyla birlikte bu hikaye de yer alıyor (bilgi için Türkçe Çizgi Roman'a teşekkürler). Dilerseniz hikayeyi Türkçe olarak bizzat okuyabilirsiniz.
Ama yok ben okumasam da olur, neymiş bu "Days of Future Past"in esas hikayesi diyorsanız, kısa bir özeti aşağıda.
Uncanny X-Men #141-
#142 Özet
Hikaye gelecekte, 2013 yılında başlar (o sayının
yayımlandığı tarih 1980’lerdir). Yıkım, yoksulluk ve savaş dolu bir New York
tablosu çizilir. Yetişkin bir Kitty Pride, boynunda güçlerini kullanmasını
engelleyen bir tasma ile şehrin ıssız bir bölgesine gitmektedir. Orada
saçlarının kenarları beyazlamış Wolverine ile buluşur. Ne planladıkları açıkça
ifade edilmese de Wolverine ona ihtiyaçları olan son parçayı geçirmiştir ve o
gece, planlarını uygulamaya başlayacaklarını konuşurlar.
Kitty daha sonra bir toplama kampına döner. 1884 yılında,
Senator Kelly’nin suikaste uğramasından sonra Mutantların takip edileceği bir
yasa yürürlükten geçmiş, kısa süre sonra ise mutantlar yalnızca takip edilmekle
kalmamış, toplama kamplarında yaşamaya zorlanmış, karşı çıkanlar ise görüldükleri
yerde öldürülmüştür. Elbette mutantları kontrol altında tutmak için kullanılan
askerler, çizgi filmlerden de bildiğimiz Sentinel (Nöbetçi)’lerdir.
Ne var ki esas görevleri mutantları zaptetmek olan
Sentineller, kısa sürede kontrolden çıkmış ve mutantları kontrol altında tutmanın
en iyi yolu bütün ülkeyi işgal etmektir deyip yönetimi devirmiş. Diğer ülkeler, Sentineller Amerika topraklarından dışarı çıktığı anda topyekün savaş açmaya
hazır vaziyettedir ve Kanada gizli servisi için çalışan Wolverine, Sentinellerin
çok yakında bunu yapmaya hazırlandıklarını bilir. Bütün dünyayı mahvedecek bir
savaş kaçınılmazdır ve hayatta kalan X-Men’ler, bunu durdurmak için son kez
mücadele etmeye hazırlanırlar.
Kitty toplama kampına girerken biraz da ibret olsun diye
girişe yerleştirilen bir mutant mezarlığından geçer ve mezar taşlarının üzerinde
ölen mutant arkadaşlarının, hatta süper güçlere sahip diğer insanların da
isimlerini görürüz.
Kitty, toplama kampında kocası Colossuz, Storm, Magneto,
Rachel isimli gizemli bir kadın (daha sonradan alternatif bir gelecekte Scott
Summers ve Jean Grey’in kızı olduğu ortaya çıkacaktır) ve onun kocası Franklin
Richards (Reed Richards ve Susan Richards’ın oğlu) ile buluşur. Wolverine’in
getirdiği parçayı kullanarak güçlerini bastıran tasmalarını çıkarırlar ve güçlü
bir telepat olan Rachel, Kitty’nin zihnini geçmişe, 80’li yıllardaki Kitty’nin
bedenine gönderir. Magneto kendini feda edip Sentinelleri oyalarken Wolverine baskın yapar ve
diğerlerini kaçırır.
Senator Kelly’nin suikaste uğradığı güne dönen Kitty, X-Men’e
olan biteni anlatır. Geçmişteki X-Men takımı senatörü kurtarmaya giderken, gelecekteki X-Men’den arta kalanlar ise Sentinellerin ana binasını basmaya
giderler. Sistemlerine yeterince zarar verebilirlerse, onları hiç değilse
yavaşlatabileceklerini düşünürler, ama kendilerinin de pek umudu yoktur
aslında. Geçmişteki X-Men, senatöre suikast düzenleyen Mutant Kardeşliği ile
dövüşürken oldukça saf ve insancıldır. Öyle ki sırf pençeleriyle saldırdığı
için Storm Wolverine’i azarlar, eğer burada birini öldürürsen kendimizi kötü
gösteririz, onlardan bir farkımız kalmaz, sok o pençelerini yerine diye. Tahmin edebileceğiniz üzere savaşın ortasında Wolverine onunla ciddi şekilde zıtlaşır, ama neyse ki daha sonra hesaplaşmak üzere tartışmayı bırakıp savaşa geri döner. Gelecekteki aynı karakterlerin
ise ne kadar duygusuz, ne kadar soğuk olduğunu, öldürmek konusunda tereddüt etmediklerini görürüz, ki bu aslında şaşılacak bir şeydir, çünkü bu en eski X-Men serisinde, çocuk okuyuculara da hitap ettiklerini göz önünde bulundurarak sık sık insancıl, barışçıl mesajlar verilmektedir. Hatta Storm'un zaten asla can almama yemini vardır, ama gelecekte bu yeminini bozmuştur.
Velhasıl geçmişteki X-Men takımı savaşırlar, Mutant
Kardeşliği’ni yener ve senatörü kurtarırlar. Gelecekteki takımın kalan son
üyeleri ise tek tek öldürülür. Açıkçası Wolverine’in kızarıp yalnızca
adamantiyum iskeletinin kaldığı sahne çok moral bozucuydu. Storm vurulur ve
Colossus’un ölümünü de aşağıda Kitty’nin bedeniyle birlikte saklanmakta olan
Rachel zihninde hisseder. Genç Kitty’nin zihnini geçmişe geri gönderir, fakat
sonrasında onlara ne olduğu –en azından bir süre için- bilinmez.
Uncanny X-Men #142-17 |
Uncanny X-Men #142-18 |
Uncanny X-Men #142-19 |
1980’lere döndüğümüzde, X-Men takımının başarıyla eve
döndüğünü görürüz. Fakat son sayfada Senatör Kelly, başkan ile tartışır ve her
ne kadar mutantlar hayatını kurtarmış olsalar da, mutantlar olmasaydı hayatıma hiç
kastedilmeyecekti zaten deyip, aynı yasa tasarısını yine sunar. Yeni Sentinel
teknolojisini kuracak olan bir adam, “Endişelenmeyin Başkanım, çok özel bir
projem var,” diyerek mutant sorununun çözüleceğine söz verir. Yani yine Sentinel projesi uygulamaya konacak, aynı olaylar yaşanacaktır.
Yuh ya hiçbir şeyi değiştiremediler mi şimdi deyip moral
bozukluğuyla film hakkında araştırma yapmaya başladım.
Geçmiş Günler Gelecek
Bryan Singer’ın imzasını taşıyan Geçmiş Günler Gelecek
filmi, ilhamını ve ismini bu hikayeden alsa da, elbette bir Hollywood rötuşu
yemiş. Filmlerde çok fazla üstünde durulmamış bir karakteri, Kitty Pride’ı
markaja alsalar tabi ki yapım çok fazla ilgi görmeyebilirdi. O yüzden geçmişe
gönderilecek olan X-Men’i Wolverine seçmişler. Filmin fragmanı oldukça umut
verici, ama bütün fragmanlar öyledir zaten. Yalnız ilk üç filmin de yönetmenliğini yapan Bryan Singer, X-Men çizgi
roman hayranları tarafından çizgi romanlardan fazlasıyla uzaklaştığı için biraz mimlenmişti. Ben ona Cyclops’a figüran
muamelesi yaptığı için biraz gıcıktım zaten, ama filmlerinden yine de zevk
aldım. Geçmiş Günler Gelecek filmini şimdi hem merakla, hem de bu harika
hikayeyi mahvederler mi acaba diye endişeyle bekliyorum.
İşte filmin fragmanı
İşte filmin fragmanı
Yorumlar
Yorum Gönder